Cemil
Meriç, “izm’leri (ideolojileri), algımıza giydirilen deli gömlekleri” diye
tanımlar. İdeoloji, siyasal ya da toplumsal bir öğreti oluşturan, bir
hükümetin, bir siyasi partinin, bir toplumsal sınıfın davranışlarına yön veren
politik, hukuksal, bilimsel, felsefi, dinsel, ahlâki, estetik düşünceler
bütünüdür. Kimilerine göre de ideolojiler, çağımızın yarattığı toplumsal
çalkantıların ardından gelen, karışıklıkların yıprattığı ve erittiği değer ve
bilgiye ait evrenleri yeniden kurma çabalarıdır. İdeolojilerin en başta gelen
özelliği, etken oldukları insan gruplarında inatla savunulan, kan dökme
pahasına da olsa vazgeçilemeyen inançlar olarak yerleşmeleridir. İdeolojiler,
insanın tüm duygularını harekete geçirerek “seferber” duruma getirir. Her ne kadar bazı düşünür ve sosyologlar
çağımızı ideolojilerin batış devri olarak ilan etmişlerse de, 20. yüzyıla
yeniden baktığımız zaman, bu yüzyılın “en yoğun anlamda ideolojik” olduğu
görülür.
21.
yüzyılın kabusu nedir dense tek kelime ile dünyayı teslim alan pandemik corona
virüsüdür diye yanıt veririz.
Son
tahlilde; Coronanın yapısal durumu hareket tarzı ve etkileme biçimi ideolojik
nitelikler taşıyor gibi!
Corona
covıd19 virüsüne etkin müdahale edecek hastaneler, oksijen tüpleri, kitler,
anti septikler, maskeler vb. işletmeler, devletten çok özel vatandaşların
elinde olduğundan, yani sermaye sahipleri, sermayelerini üretim sürecinde ve bitiminde
gelirlerini ” kar ” olarak elde etmeye çalıştıklarından, Corona kapitalisttir.
Corona
Faşisttir, corona sürecinde de insanların hakları sadece devletin onlara
verdiklerinden ibarettir.
Özel
mülkiyeti toplumda baskı kaynağı ve devleti onun bir aracı olarak gören,
bunların ortadan kalkmasıyla insanın özgürleşeceğini öne süren siyasal öğreti
olarak; Corona virüsü bütün kurumları yıkım geçmesi ile anarşisttir.
Hedonisttir,
Corona virüsü nedeni ile evlerinde karantina altında olan insanlar, haz duyduğu
şeyleri yaparak mutlu olabileceği şekilde davranmaktadır.
Rasyonalisttir,
ona yönelik önlemlerde kesinlikle Uscu, akılcı veya rasyonal olunmalıdır.
Corona
tüm insanları kendisine hayran kılan Narsist hale çevirmiştir.
Corona,
sanatın kuralının olmadığı, çağrışımların, imgelerin, hayallerin en basit
nesnelerin en olmadık yerlerden fışkırabildiği, düşünce ürünü bir sanat akımı
olarak sürrealizme benzer. Corona, kendisi kural tanımaz, bu anlamda da
sürrealisttir.
Gerçekliğin
özünü bilmenin imkansız olduğu bu sürede, henüz hiç bir zaman gerçek bilgiye
ulaşılamadığından Corona septik, kuşkucudur.
Human
kökeninden türemiş olan amacı “insanlığın barışı” olan bir akım olarak İnsanoğlunu
din, dil, ırk ayrımı gözetmeden, insana insan olduğu için değer vermek
gerektiğini, kardeşliği savunan bir ilke durumundaki koşulları Corona da
sağlamıştır bu anlamda Corona hümanisttir.
Corona
ile birlikte kimi fırsatçılar ortaya çıkarak yararcılık ya da “faydacılık”
anlamına gelen pragmatist bir tavır sergilemişlerdir, deyim yerindeyse Corona
bu bakımdan da pragmatisttir.
Korkuların
yarattığı bir sığınma alanı olarak en temelde bir yaratıcıya inanma düşüncesini
çok yoğun olarak sağlayan Corona Teisttir.
Yeryüzündeki
yaşamış ve var olan bütün ilahi güçlerim, tüm dinlerin hiçbir çözüm ve olumlu sonuç
doğurmayacağını göstermesi açısından da Deisttir
Her
bireye özgü olması açısından da Liberaldir.
Ayrıca
muhafazakârların ölümüne korktuğu bütün özellikleri taşıyor. Korunmak için dua,
tören çare olmadığından, materyalisttir. Makam, mevki sınıf tanımadığından,
komünisttir. Doğal seçilimci, adaptasyon sağlamayanları, zayıfları yok etmesi
açısından da Darwinisttir.
Corona,
deneysel, deneye dayalı, tecrübe ile belirli bir sonucun elde edileceğinin
bilinmesi, çözüm üretilmesi ile deney ve tecrübe ile anlaşılmış her bilgiye ihtiyaç
duyması açısından da Ampriktir.
Nizamettin BİBER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder