Toplum, alışkanlıkları, düşünceleri ve tutumları ile ortak bir uygarlığa sahip; belli bir toprakta yaşayan, birçok temel çıkarları gerçekleştirmek için iş birliği yapan en geniş insan kümesi olarak tanımlanmaktadır. Topluluk, gruplar ise, üyeleri birbirlerine duygusal bağlarla bağlı, toplumsal ilişkilerin yüz yüze olduğu herhangi bir toplumsal küme biçiminde ifade edilmektedir.
“İnsanlar arası ilişkilerin türü”nü temel alarak, toplumla cemaat ayrımının tanımını yapanlardan toplum bilimcilerden biri Ferdinand Tönnies’tir. Tönnies’in ayırımına göre; Cemaat; 1. Ortak irade, 2. Zümrenin çıkarı başta gelir, 3. İnanç, 4. Din, 5. Töre, adet, 6. Doğal dayanışma, 7. Ortak mülkiyet, Toplum; 1. Bireysel irade, 2. Bireylerin çıkarı başta gelir, 3. İdeoloji, 4. Kamuoyu, 5. Moda, 6. Sözleşmeli dayanışma, ticaret, değişim, 7. Kişisel mülkiyet özelliklerini taşımaktadır.
Kelime olarak topluluk, kalabalık anlamına gelen Cemaat, ibadet etmek (namaz kılmak, vaaz veya mevlid dinlemek) için bir araya gelmiş, gruba içten bağlı kişilerden oluşan, ilkel ve erken çağlarda bulunan bir topluluktur. Akrabalık, hemşehrilik, komşuluk ilişkileri ile birbirine bağlı cemaat üyeleri arasında ruhsal, kültürel bir dayanışma vardır. Çıkar birliklerinde ise açıkça tanımlanan belirli bir amaç söz konusudur. Bir ihracatçılar birliği, bir gıda maddeleri perakendeciler birliği kadar bir cami yapanlar derneği, bir anıt yaptıranlar derneği de bu türlü birlikler arasında yer alabilir. Yalnız bu faaliyetler esnasında ön yüzeyde ekonomik bir çıkar olmadığı görünse de, spor, kültür, hayır ve yardım faaliyetlerinin hepsinin sonucu ekonomik çıkara dayanır.
Çıkar birliklerini, cemaatten ayıran birinci fark, çıkar birlik üyelerinin arasında ekonomik veya benzeri bir amacın bulunmasıdır.
İkinci fark cemaatte üyeler her yönden birbirlerine bağlandıkları halde çıkar birliğinde yalnızca tek bir ilişkide birlik vardır ve birey tek amaç dışında tamamen serbesttir. Kader birliği, kültür birliği ve ruhsal bir birlik kuran insanlar bütün varlıklarıyla birleşen Çıkar Birliğinin Cemaattan ikinci farkı sınırlı bir birleşme olmasıdır.
Cemaatle, Çıkar Birliği arasındaki üçüncü fark ise: çıkar birliklerinde bir kişi birçok birliklere aynı zamanda üye olabilirken, cemaatte birden fazla grubun üyeliğinin olmamasıdır. Çıkar birliklerinde aynı ihtiyaç, aynı amaç ve aynı çıkar sahipleri birleşirken, birliğin genel çıkarını sağlamak adına üye kendi isteği ile hakkından vazgeçer. Sınırlı çıkarlar dışında birbirlerine bağlılık ve sorumlulukları yoktur.
Cemaatla, Çıkar Birliklerini birbirinden ayıran dördüncü bir fark:Çıkar Birliklerini kurmak arzu ve isteğe bağlıdır; buraya girip çıkmak bir istek işidir. Buna karşılık Cemaati kurmak, onu değiştirmek ve ondan çıkmaya olanak yoktur.
Cemaatla Çıkar Birliği arasındaki beşinci fark Cemaatin tarihte, çıkar birliklerinin son zamanlara özgü bir örgütlenmiş olmasıdır.
Normal sosyal gelişme Cemaatten Çıkar Birliğine doğru olmakla beraber ters bir gelişme sonucu, Çıkar Birliklerinin cemaate dönüştüğü de görülmüştür. Çıkar Birliklerine örnek gösterilebilecek bir lonca, bir sendika, bir girişimciler birliği, gelişme sürecinden geçerek cemaate dönüşebilir. Lonca kuruluşuna girecek ustaların çıkarlarını korumak, çıraklık ve ustalıkları bir düzene koymak için kurulmuş bir çıkar birliği olduğu halde zamanla bu lonca üyeleri arasındaki dini, kültürel, sosyal, sosyal psikolojik ve psikolojik yakınlıklar daha ileri bir kaynaşma oluşturur. Loncadaki çıraklar ustalarının kızlarıyla evlenir veya dini ilgiler, üyeleri daha sıkıca birbirine kenetleyerek bunları bir bütünün kopmaz parçaları haline yani cemaate dönüştürebilir. Sendikalar da daha sıkı iç ilişkiler, eğitim ve kültürel yakınlıklar daha ileri bir kaynaşmanın yolunu açarak, cemaate dönüşebilir. Büyük bir fabrikanın işçileri için tesisler yapılır; çocukları okutulur, kurulan sinema ve tiyatrolarla eğlenilir; üyeler arasında kooperatifler kurularak onların kültürel yakınlığı sağlanır ve bütün bunlar fabrikada bir cemaat bilinci yaratılabilir.
Ferdinand Tönnies bu konuda geniş anlamdaki cemiyeti ana çizgileriyle menfaat birliği modeline uyan bir kuruluş olarak tanımlar. Cemaatler; egemen tanımayan topluluklar olarak devlet organizasyonunun eksikliğinden ortaya çıkmış tarihsel kurumlardır. Bireyin kişiliğinin içinde kaybolduğu, modern kölelik emarelerinin göründüğü, liderinin her üye için her bir şeyi düşündüğü ve yaptığı biz bilincini körükleyen sosyolojik yapılar olarak cemaatler, sosyal hukuk devlet yapısının şimdilerde neresindedir?
Çıkar grupları arasında çeşitli farklılıklar görünüyor olsa da, gerçekte cemaatler de ekonomik bir çıkar grubu değil midir?
Nizamettin BİBER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder